Petrol piyasaları, İsrail’in İran’ın güç varlıklarına yönelik hücumlarının Orta Doğu’nun petrol arzına yönelik riskleri artırmasının akabinde fiyatların daha da yükselmesine hazırlanıyor.
İsrail, cumartesi günü düzenlediği taarruzda İran’ın en büyük petrol alanı olan devasa Güney Pars alanına bağlı bir doğal gaz sürece tesisini süreksiz olarak devre dışı bıraktı ve yakıt depolama tanklarını maksat aldı.
Saldırı, İran’ın memleketler arası pazarlara ihracatından çok iç güç sistemine odaklı olsa da, petrol yatırımcıları ve analistler, cuma günü son üç yılın en yüksek düzeyine çıkan fiyatların daha da tırmanmasını bekliyor. ABD’nin yaptırımlarına karşın İran, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü’nün (OPEC) üçüncü büyük üreticisi olmaya devam ediyor. İran’ın Yemen’deki müttefikleri Husiler, geçmişte birçok sefer bölgedeki gemileri taciz etti ve Tahran idaresi geçmişte, Basra Körfezi’nin kritik bir geçiş noktası olan Hürmüz Boğazı’nı kapatmakla tehdit etti.
Ancak, bu değerli deniz geçiş noktası hiçbir vakit kapanmadı. Rapidan Energy Advisers LLC’nin başkanı ve kurucusu ve eski Beyaz Saray güç yetkilisi Bob McNally, “Tırmanan ve muhtemelen uzun vadeli olacak çatışma ve çatışmanın sivil kayıpların olduğu ekonomik maksatlara yayılması, bu hafta başında ham petrol fiyatlarına biraz daha risk primi ekleyecektir” öngörüsünde bulundu.
JPMorgan Chase & Co., Hürmüz Boğazı’nın kapatılmasının milletlerarası petrol fiyatlarını 130 dolara kadar çıkarabileceğini öngörüyor.
Bloomberg Intelligence ise ABD ham petrolünün varil başına 125 dolara kadar yükselebileceğini varsayım etti. Petrol fiyatlarındaki artışın, dünya çapında enflasyon baskılarını artırma riski de bulunuyor.
